-
Fihrist
Sözleşmeler Hukukunda Genel Şartlar ve Geçersizlik Halleri
Sözleşmeler, modern hukukun temel taşlarından biridir ve bireylerin veya tüzel kişilerin karşılıklı iradelerini birleştirerek belirli hukuki sonuçlar doğuran anlaşmaları ifade eder. Türk Borçlar Kanunu (TBK), sözleşmelerin geçerlilik şartlarını, unsurlarını ve geçersizlik hallerini detaylı bir şekilde düzenler. Bu makale, sözleşmeler hukukunda genel şartları ve geçersizlik hallerini kapsamlı bir şekilde inceleyecektir.
Sözleşmenin Unsurları ve Geçerlilik Şartları
Bir sözleşmenin geçerli olabilmesi için belirli unsurların bulunması ve geçerlilik şartlarının sağlanması gerekmektedir. TBK’nın 10. maddesi, sözleşmenin geçerli olabilmesi için şu unsurların bulunmasını şart koşar:
- Tarafların Ehliyeti: Sözleşme yapma ehliyetine sahip olmak, yani akıl sağlığının yerinde olması ve reşit olmak anlamına gelir. Kısıtlılar veya küçükler, kanuni temsilcileri aracılığıyla sözleşme yapabilirler.
- İç İrade Beyanı (Teklif ve Kabul): Sözleşmenin kurulması için tarafların karşılıklı ve örtüşen irade beyanları gereklidir. Bu, bir tarafın teklifte bulunması ve diğer tarafın bu teklifi kabul etmesiyle gerçekleşir.
- Konu: Sözleşmenin konusunun mümkün, meşru, belirli veya belirlenebilir olması gerekir. Örneğin, uyuşturucu ticareti gibi yasa dışı bir konu sözleşmeyi geçersiz kılar.
- Şekil: Kanunda aksi belirtilmedikçe, sözleşmelerin şekil şartı yoktur. Ancak bazı sözleşmelerin (örneğin, taşınmaz satış sözleşmesi) geçerli olması için yazılı olması ve noter huzurunda yapılması gibi şekil şartları aranır.
- Hukuka ve Ahlaka Uygunluk: Sözleşmenin içeriği, yürürlükteki kanunlara ve genel ahlak kurallarına uygun olmalıdır.
Bu unsurlardan herhangi birinin eksik olması veya geçerlilik şartlarının sağlanmaması durumunda sözleşme geçersiz hale gelebilir.
Sözleşmenin Geçersizlik Halleri
Sözleşmelerin geçersizlik halleri, mutlak butlan ve nispi butlan olmak üzere ikiye ayrılır.
Mutlak Butlan (Tam Geçersizlik)
Mutlak butlan, sözleşmenin kurulduğu andan itibaren hiçbir hukuki sonuç doğurmaması anlamına gelir. Bu tür geçersizlik halleri, kamu düzenini korumak amacıyla belirlenmiştir ve herhangi bir süreye tabi değildir. Yani, sözleşmenin geçersizliği her zaman ileri sürülebilir. Mutlak butlan halleri şunlardır:
- Kanuna Aykırılık: Sözleşmenin konusu veya içeriği kanuna aykırı ise (örneğin, yasa dışı bir malın satışı).
- İmkanın Mümkün Olmaması: Sözleşmenin konusunun imkansız olması (örneğin, gelecekte gerçekleşmesi mümkün olmayan bir şeyin satışı).
- Şekil Şartlarına Uyulmaması: Kanunda öngörülen şekil şartlarına uyulmaması (örneğin, noter şarti olan bir taşınmaz satışının adi senetle yapılması).
- Vekaletin Geçersizliği: Temsil yetkisi olmayan bir kişinin sözleşme yapması.
Örnek: Bir kişinin, uyuşturucu madde satmak için bir sözleşme yapması, mutlak butlan halidir. Bu sözleşme, kurulduğu andan itibaren geçersizdir ve hiçbir hukuki sonuç doğurmaz.
Nispi Butlan (Kısmi Geçersizlik)
Nispi butlan, sözleşmenin sadece belirli taraflar için geçersiz olması anlamına gelir. Bu tür geçersizlik halleri, genellikle taraflardan birinin korunması amacıyla belirlenmiştir ve belirli bir süre içinde ileri sürülebilir. Nispi butlan halleri şunlardır:
- Ehliyetin Olmaması: Taraflardan birinin kısıtlı veya küçük olması ve kanuni temsilcisinin rızası olmadan sözleşme yapması.
- İrade Bozuklukları: Hata, hile veya tehdit gibi irade bozuklukları nedeniyle sözleşmenin yapılması.
- Sözleşme Serbestisinin İhlali: Sözleşmenin, taraflardan birinin ekonomik olarak zor durumda bırakılması veya aşırı yükümlülük altına sokulması.
Örnek: 16 yaşındaki bir çocuğun, velisinin rızası olmadan bir araba satın alması, nispi butlan halidir. Çocuk, sözleşmeyi iptal edebilir, ancak diğer taraf (araba satıcısı) sözleşmenin geçerliliğini savunabilir.
İrade Bozuklukları ve Sonuçları
İrade bozuklukları, bir kişinin gerçek iradesini yansıtmayan beyanlarda bulunmasına neden olur. TBK, hata, hile ve tehdit olmak üzere üç tür irade bozukluğunu düzenler:
- Hata: Sözleşme yapılırken taraflardan birinin, sözleşmenin konusu, içeriği veya şartları hakkında yanlış bir bilgiye sahip olmasıdır. Hatanın esaslı olması ve karşı tarafın da bu hatadan yararlandığı ispatlanmalıdır.
- Hile: Karşı tarafın, taraflardan birini aldatarak sözleşme yapmaya zorlamasıdır. Hilenin ispatlanması gerekir.
- Tehdit: Taraflardan birinin, karşı tarafı veya yakınlarını tehdit ederek sözleşme yapmaya zorlamasıdır. Tehdidin ciddi ve yakın olması gerekir.
İrade bozukluğu bulunan sözleşmeler, taraflardan biri tarafından iptal edilebilir. İptal hakkı, irade bozukluğunun öğrenildiği tarihten itibaren belirli bir süre içinde kullanılmalıdır.
Sözleşmenin İptali ve Sonuçları
Geçersiz